26 Ocak 2012 Perşembe

COSMO Çin dergisi ile röportaj


Çeviri : Mine YAĞIZ

Cosmo : Senin için Lancome'un yüzü olmak nasıl bir duygu?
Emma : Çok ama çok büyük onur duyuyorum. Lancome'un ürünlerine her zaman hayran olmuşumdur.Bana göre, Lancome bir çok kadının aradığı ruha sahip. Elbette, bunlar her zaman katıldığım kadın çekiciliği; romantizm, zarafet, moda, modern. Lancome Fransız hisleri ile dolu,Lancome ile çalışabildiğim için büyük onur duyuyorum.

Cosmo : Ne tür kokuları seviyorsun?
Emma : Çiçek kokusu benim favorim. Bana pozitif bir enerji veriyor. Mesela, yasemin ve gül. Lancome'un Tresor Midnight Rose'nu çok seviyorum bu nedenle.Bu ayrıca çiçek ve meyvelerden yapılmış bir parfüm bu yüzden sıcak ve tatlı. Bu parfümün tasarımında yer alabildiğim için çok mutluyum, özellikle de parfüm şişesindeki renkleri seçtiğim zaman.

Cosmo : Sen Paris'te doğdun, Lancome'un reklamı için de doğduğun yere geri geldin.Nasıl bir histi? Paris'in ve Londra'nın sana karakteristik olarak en yakın olduğu özellikleri ne?
Emma : Harika bir histi, Paris'te doğdum ve Londra'ya getirildim. İkisini de seviyorum. Londra'nın sokakları, hayatı çok ilginç bitmeyen sonsuz bir enerjisi var. Paris çok romantik, Paris'e döndüğümde nostaljik hissediyorum. Cafe de Flore, kitapçı, Seine nehri; reklamda görülen tüm yerler.. Londra'nın hareketli ve ilginç kısmını, Paris'in de romantik kısmını almışım sanırım.


Cosmo : Dışarıda senin yaşında olup senin görünüşünü takip eden bir çok kız var.Örneğin Emma saçlarını kestirdi siyah bir şapka taktı ve kırmızı ruj sürdü, gidip onlar da yapıyorlar. Onlara moda hakkında nasıl tavsiyeler verebilirsin?
Emma : Sanrım espri anlayışınız ve yaratıcılığınız olduğu sürece bir moda anlayışınız olabilir.Ne giyinilmesi konusunda bir karar alınırken öncelik neyle rahat oldukları olmalı. Böylece kendinizi rahat hissedebilirsiniz. Rahat iken mutlu ve olumlu hissedersiniz. Bu benim moda anlayışım işte.
Cosmo : Kırmızı halıdayken genelde nasıl hissediyorsun? Korkuyor musun çekiniyor musun?
Emma : Bunun hakkında konuşmak ilginç. Kırmızı halıda konuşurken aklım hep taşlanmakta oluyor. Çok ilginç bir his. Elbette gergin de hissediyorum.Aslında konuşmak, neşelenmek hiç bitmiyor. Kalabalık kalabalıklaşıyor, bazı anlar sizi farklı hissettiriyor. Ama genelde hayranara merhaba diyerek soruları yanıtlamaya odaklanıyorum.


Cosmo : Ne zaman kırmızı halıda ve televizyonda olsan hep enerjiksin. Herkesle paylaşabileceğin bir sırrı var mı bunun?
Emma : Haha, iltifatlar için teşekkür ederim. Sanırım kendine güven çok önemli. Kendinizi sağlam hissetmenizin tek yolu bu. Bu şekilde kendinizi daha çekici hissedebilirsiniz. Elbette her etkinlikten önce parfüm sıkmayı seviyorum, böylece koku etrafımı sarıyor ve kendimi rahat hissediyorum.


Cosmo : Sence bir kadın neyin peşinden gitmeli ve ısrarcı olmalı?
Emma : Bu çok büyük bir soru. Sanırım neyi istiyor olduğunuz çok önemli, nereye yöneldiğiniz ve elinizden geleni yapmanız. Bu yalnızca işe gönlümüzü verdiğimizde, yaptığımız şeyi sevdiğimizde oluyor. Bu yüzden kendinizi bulmalı ve bunun peşinden gitmelisiniz.

Cosmo : Eğer 24 saat için başka bir kadın olma şansın olsa kimin olmasını isterdin?
Emma : Eğer öyle bir şansım olsa ve bir gün içinse kesinlikle kraliçe Elizabeth olurdu! (Menejerine dönüp soruyor 'sence düşüncelerim çok mu garip?' Menejeri yanıtlıyor 'Ah hayır,eğer İngiltere kraliçesi olsaydın çok kibar ve başarılı bir kraliçe olurdun') Haha, Kraliçe'nin yaşadığı şeyleri tecrübe etmek isterdim, ne yapar, bir prens ile zaman geçirirken nasıl hisseder. Sanırım çok ilginç olurdu.
Cosmo : Peki ya bir erkek olsan kimi seçerdin?
Emma : Russell Brand! Bence çok ilginç biri, espiri dolu ve ben her zaman insanların mutlu olmasını isteyen biriyim. Ayrıca kendim için de değişik şeyler yapmaya çalışıyorum. Genelde delice şeyler. Eğer şansım olsa onun hayatını tecrübe etmek isterdim.


Cosmo : Eğer geçmişe gidip bir şey değiştirme şansın olsa neyi değiştirmek isterdin?
Emma : Eğer gerçekten geçmişe gidebilsem, hiçbir şeyi değişmek istemezdim. Çünkü yaptığımız her bir hatanın bir anlamı ve değeri olduğuna inanıyorum. İnsanlar yaptıkları hatalardan bir şeyler öğrenip bu şekilde ilerler.

Cosmo : Ne tür erkeklerden hoşlanıyorsun?
Emma : Tek bir tip söyleyemem, beni güldürebilen biri olmalı,espri anlayışı olmalı bu çok önemli.

Cosmo : Ne tür kadınları çekici buluyorsun?
Emma : Güçlü kadınları ( Fizik olarak değil, ruhen) sadık ve zeki. Bence böyle olanlar çok çekici.

Cosmo : Hangi tür canlı ile kendinde benzerlikler görüyorsun? Bir eşya, içecek, çizim, hayvan?
Emma : Kedi! Kesinlikle kedileri seviyorum. Sanırım kediye benzer bir karakterim var.


Cosmo : Cosmo'nun bir sayısında misafir editör olsan, kendi yaşındaki kızlar için nasıl bir tema yaratırsın?
Emma : Eğer öyle nadir bir şansım olsa kesinlikle kızlarla güzelliğin içten geldiğini paylaşırdım, Güzelliğin moda ile gelişini.

Kaynak  : Watsonuncensored

1 yorum:

Orkun Erbil dedi ki...

çevirilerin gerçekten güzel mine abla :)